SİVAS KATLİAMI

ATEŞTE SEMAHA DURANLAR

“…Beyaz bir gemidir ölüm

Siyah denizlerin hep çağırdığı batık bir gemi,

Sönmüş yıldızlar gibi

Yitik adreslere benzer ölüm, yanık otlar gibi,

Sen bu şiiri okurken

Ben, belki başka bir şehirde ölürüm…”

Behçet Aysan

1993’ün 2 Temmuz’unda “Pir Sultan Abdal Şenlikleri”ne katılmak için gittikleri Sivas’ta 33 aydın, sanatçı ve ozan faşist ve şeriatçı güçlerin Madımak Oteli’ne saldırısı sonucu yakılarak öldürüldü.

8 saat boyunca yangını seyreden ve hiçbir müdahalede bulunmayan devlet güçleri yaşanan vahşeti “Üzücü olaylar, istenilmeyen şeyler…” gibi lanse ederek kendi yüzünü gizleyip olayları çarpıtmaktadır.

Ömrümce kendimi hep sözde buldum.

Söz cehennemdi, yanıp kavruldum

Yeniden doğdum kendi külümden

Ben Anka’ydım konuşuldum

Metin Altıok

Sivas’ta yaşanan katliamın alevi-sunni ya da mezhep sorunu olarak görülmemesi, tüm devrimci-demokrat ve yurtsever insanların mücadele etmesi gereken temel bir sorundur.Dün Maraş’ta, Çorum’da, Malatya’da, Erzincan’da tezgahlanan oyunlar, 2 Temmuz 93 tarihinde Sivas’ta da tezgahlanmıştır.Geçmişte Celladına “Sen şeriat uğruna parmağını bile kesmezsin, halbuki görüyorsun ki biz inancımız yolunda kendi kanımızla yıkanıyoruz.” diyen ve kendi inançları ve felsefesi için derisi yüzülen Nesimi’den “Halkımı sevdiğim için asıldım” diyen Pir Sultan’a ve henüz 12 yaşında Sivas Madımak’ta yakılan Koray Kaya’ya kadar öldürülen, acı çeken, yakılan ,asılan ve hedef olan insanların, hepsinin ortak noktası düzene karşı muhalif olmaları ve düzen karşıtı bir duruş ve mücadele sergilemeleri.

Olay devletin kabul etmediği, siyasal kimlik, inanç ve etnik kökene ilişkin baskı, şiddet ve zor üzerine kurduğu sindirme, yıldırma ve ezme politikasının örneklerinden biridir.

Akarsu’yum yansam da

Kül olup savrulsam da

Bazı bazı gülsem de

Yine gönlüm hoş değil

Muhlis Akarsu Hasret Gültekin, Metin Altıok, Behçet Aysan, Asım Bezirci, Nesimi Çimen, Muhlis Akarsu, Muhibe Akarsu, Edibe Sulari, Uğur Kaynar, Sehergül Ateş, Erdal Ayrancı, Asaf Koçak, İnci Türk, Gülender Akça, Muhammer Çiçek, Yeşim Özkan, Mehmet Atay, Sait Metin, Carina Johanna, Gülsün Karababa, Murat Gündüz, Huriye Özkan, Asuman Sivri, Yasamin Sivri, Ahmet Özyurt, Handan Metin, Serpil Canik, Belkıs Çakır, Nurcan Şahin, Serkan Doğan, Özlem Şahin, Menekşe Kaya ve Koray Kaya

13 yıla rağmen ne acılarımız dindi ne öfkelerimiz azaldı ne de yüreğimizin orta yerindeki Madımak yangını söndü.Dün Sivas’ta “Ateşte Semaha Duran”lar ve bundan sonra da duracak olanlara bin selam...

SİVAS ACISI

Ben tanırım

Bu bulut bizim oranın bulutu

Hemşeriyiz ne de olsa

Benim için kalkmış ta

Sivas’tan gelmiş

Yurdumun bulutu

Başımın üstünde yeri var

Ben bilirim

Bu rüzgar bizim oranın rüzgarı

Hemşerimiz ne de olsa

Benim için kopup gelmiş yayladan

Yurdumun rüzgarı

Kurutsun diye akan kanlarımı

Ben anlarım

Bu acı bizim ora işi

hançer acısı

Bir ülkedeniz ne de olsa

Aynı dili konuşsak da

Anlamayız birbirimizi

Hançerin nakışı

Tanıdım acısından Sivas işi

Ben duyarım duyumsarım

Bizim oranın sızısı bu

Binip kara bir buluta

Sivas ilinden

Sivas rüzgarlarında uçup gelmiş

Helallik dilemeye

Ey yüreğimin onmaz acıları

Ey yüreğimin dinmez sancıları

Suç ne bende ne de sende

Suç beni karanlıklara gömenlerde

Ne de olsa yurttaşımsın

Kapalı olsa da bütün

vicdanı kapıları yüzüne

Bilmelisin bir yerin var

canevimde

Aziz Nesin